Haiku

2010 yılının Temmuz ayında Beşiktaş’ta Kabalcı Kitabevi’nde dolaşırken Oruç Aruoba’nın “Kelebek Düşleri” kitabıyla karşılaşınca olanlar oldu. Haiku sevdası kalbime düştü. O gün bugündür iflah olmaz bir haiku-okuyucusu, acemi bir haiku-kurucusu ve tutkulu bir haikusevdası-yayıcısıyım. Bu sayfada, doğayı anlama çabam sırasında kurduğumu sandığım haiku-msular, haikuya ilişkin yazdığım yazılar yer alıyor. Haiku olsunlar ya da olmasınlar, bana açtıkları yeni pencereler için sağolsunlar.

maviyemişe haiku (23.09.2011)

kızaran yaprak:

‘yeme zamanıdır’ der

maviyemişi

güze haiku (8.10.2011)

güz yeniayı

güneşi yollar şimdi

güney küreye

bozkır yağmuruna haiku (15.10.2011)

bozkır yağmuru

gökgürültülü gelir

ansızın gider

lodosa haiku (21.10.2011)

lodos çıktı ya

yıldızlar ışıl ışıl

güz kokusu

bağbozumuna haiku (21.10.2011)

tavuklar yedi

bağbozumuna bu güz

kalmadı üzüm

kızılgerdana haiku (25.10.2011)

şehir parkında

vedalaştı herkesle

bir kızılgerdan

güz çiğdemine haiku (1.11.2011)

güz çiğdemi ya

son güneşi yakalar

uykuya yatar

kara haiku (2.11.2011)

bembeyaz örtü

sonsuzluğa karışır

kar taneleri

sonbahar yaprağına haiku (7.11.2011)

diğer renklerin

özgürlük ilanı var

yeşil yaprakta

defneye haiku (21.11.2011)

bir umut diye

fokur fokur kaynıyor

defne kazanı

ince yağmura haiku (16.12.2011)

inceden yağmur

farkettirmeden alır

şehrin kirini

kırağıya haiku (26.12.2011)

kandırır güneş

kırağı da olmasa

bahar havası

nergise haiku (27.12.2011)

burcu burcu ah

sert rüzgarlara karşı

nergis tarlası

poyraza haiku (28.12.2011)

yıl bitti işte

dalgalar savuruyor

kuvvetli poyraz

portakal çiçeğine haiku (2.1.2012)

sarhoş bir arı

portakal çiçeğinde

yıla merhaba

solucana haiku (23.2.2012)

incecik yağmur

solucan çıkar hemen

süpürür kışı

cemreye (27.2.2012)

kar geldi şehre

şaşırmış olsa gerek

ikinci cemre